İnternet birçok bilgisayar sisteminin bağlı olduğu, dünya çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen bir iletişim ağıdır. İnternet, insanların sürekli artan ve üretilen bilgileri saklama, paylaşma ve bu bilgilere ulaşma isteklerini kapsayan bir teknolojidir. Bu teknoloji insanları kolay, ucuz, hızlı ve güvenilir bilgilere ulaştırır. Bu iletişim ağı aynı zamanda iki bilgisayar arasındaki bilgilerin çift yönlü aktarılmasını sağlar. İnternetin en önemli özelliklerinden (üstünlüklerinden) biri de, bilgi iletim hızının yüksekliği ve çeşitliliğidir. Bilgisayarları ve değişik ağları birbirine bağlayan hatlar, uydu ya da radyo link bağlantıları olabilir. İnternette hat hızı, bir saniye de iletilen “bit” sayısı ile ölçülür. Bir birimin bağlantılarında kullanılabileceği en fazla hıza “ bant genişliği” denir. 64 kbit/saniye bant genişliği olan bir hattı aynı anda 10 birime kullandırırsak buna göre hızımız, en fazla hızın ortalama %10’una kadar düşer.
İnternet erişimi olan kullanıcı, eğer kendisine yetki verilmiş ise internete bağlı diğer herhangi bir bilgisayarda ki bilgilere erişebilir, kendi bilgisayarına aktarabilir, üzerinde değişiklik yapabilir ve kendi bilgisayarından da internet erişimi olan başka bir bilgisayara gönderebilir. İnternet’in sınırları yoktur, etkisi ulusal sınırları aşar ve herhangi bir ulusal devletin egemenliği altında değildir. İnternet jeopolitik, ekonomik ve sosyal sınırları baypas yeteneğine sahip olup bu özelliği nedeniyle son on yılda potansiyel olarak geleneksel siyaset, sosyal düzen ve kurallardan azade yeni bir kamusal alana doğru gelişme göstermiştir. O, haberleşmede, geniş bir hükümranlık alanında hemen hemen hiç sınırlama olmaksızın, potansiyel olarak sınırsız sayıda insana ulaşabilen önemli bir atılım yaratmıştır (Tanılır, 2003). İnternet yardımı ve aracılığı ile her çeşit bilgiye erişmek mümkündür. Hatta bilgiler bazen insanın hayal gücünü zorlayacak boyutlarda olabilir. Vizyondaki bir filmin evimizdeki ekrana taşınmasından, üniversite kütüphanesinde tarama yapmaya kadar geniş kapsamlı olabilir. İnternet, bilgiye ulaşmanın yanı sıra değişik bilgi arama-tarama yöntemlerini deşinsanlara sunmaktadır. Hayatımızı yönlendiren, toplumları güçlendiren, insanların ekonomik, kültürel, sosyal yönlerini belirleyen ve bunlara yön veren bir güçtür. İnternet, hayatımızın her safhasına girmiş ve çıkmamak üzere yerleşmiştir. Ticari alanda, bankacılıkta, eğitim, sağlık, savunma, aklımıza gelen her alanda internet ile iç içeyiz ve artık onu dışlamak asla mümkün değildir. “Bilgi teknolojileri arasında internet üzerinde en çok durulması gereken teknolojidir. Bilgiye ulaşmak, bilgiyi geniş kitlelere ekonomik olarak dağıtmak için en doğru seçim İnternettir. Bu özellikleri ile İnternet, bazen matbaa, bazen televizyon, bazen telefon, bazen de yazının bulunması ile karşılaştırılmaktadır.”
(Bingöl, 1999). Bingöl (2000) ’e göre; “İnternet, gerek duyulan bilgi için ilk bakılan adres olmuştur. Yakın gelecekte bunun daha da artması bekleniyor. Bazıları insanlığın elindeki bilginin tamamının internete taşınacağını veşinternetin bilgiye ulaşmak için tek araç olacağını düşünüyorlar. Kağıt ortamında bilginin kalmayacağını düşünenler de var. Bazı kitapların sadece elektronik kopyalarının olması da bir başka ilginç durumdur. Bir yaklaşıma göreşinsanın günlük gereksinimi bir kaç kilokalori, su gibi alışılmış şeyler arasında birkaç GB bilgi olacak”. İnternet, insanların bilgiye ulaşmasında yaş, cinsiyet, ırk, kültür gibi farklılıkları da ortadan kaldırmaktadır. Bu nedenleşinterneti, tüm insanlar için eşit ve demokratik bir platform olarak düşünebiliriz. İnternet bilgiyi eskisinden daha rahat ulaşılabilir hale getirmektedir. O, aynı zamanda insanların daha geniş bir bilgi yelpazesine ulaşmasını sağlar ve bu, özellikle ulusal medyanın hükümet tarafından kontrol edildiği veya ön yargılı davrandığı baskıcı ülkeler için önemlidir. Bilgi şimdiye kadar olduğundan daha ucuza elde edilebilir. Kamusal olarak temin edilebilir bilgiye ulaşmak artık seçkinlerin bir imtiyazı değildir. Sıradan vatandaşlar hayatlarını etkileyen gerçekleri daha kolay keşfedebilirler. Böylece toplumlar bilgiyi daha kolay ve geniş bir şekilde paylaşabilirler (Tanılır, 2003). İnternetin 1990’lardan beri hızla yaygınlaşmasının en önemli nedenlerinden biri de para kazandırabilecek potansiyele sahip olmasıdır. Yine öncelikle borsa, banka ve medyadaki gücü, interneti daha da önemli hale getirmiştir.
İnternetin çok amaçlı ve yerleşmiş olmasına karşın güvenirliğinde zaman zaman problemler yaşanmaktadır. Bunun temel sebebi; kişisel iletilerin, bilgilerin v.s. özellikle hacker adı verilen kötü amaçlı profesyonel kişiler tarafından kanunsuz yollarla ele geçirilebilmesidir.
İnternette yaşamı bir kâbus haline getiren hackerların verdikleri zararlar her yıl milyonlarca hatta milyarlarca doları bulmaktadır. İşletmelerin ve devletlerin bu konudaki maddi ve manevi kayıpları akıl almaz seviyelerdedir. Öyle ki, 1999 yılında CSI/FBI tarafından yayınlanan ‘Bilgisayar suçları ve güvenliği” çalışmasına göre 1997 ile 1999 yılları arasında yapılan saldırılar neticesinde 64 firmadan 42 milyon doların üzerinde değere sahip ticari sır çalındığı belirtilmiştir. Ancak Amerikan Adalet Bakanlığının hazırladığı bir rapora göre saldırıya uğrayan sistemlerin sadece firmalar olmadığı bir kez daha gözler önüne serilmiştir. İçlerinde NSA (National Security Agency), U. S. Marshals system – Alaska, U. S. District Court system – Seattle, NASA – Houston, Ordu sistemleri – Körfez savası, Organ nakli hasta hanesi – İtalya, Enerji firmaları ve 911 sistemlerinin de bulunduğu birçok kurum ve kuruluşlar zarar görmüştür (Gökalp, 2002). Sistemlerini hackerlardan korumak isteyen kurumlar, işletmeler, kişiler çeşitli güvenlik tedbirleri almak zorunda kalmış ve bu nedenle kurulan güvenlik şirketleri sayesinde çok büyük bir sektör oluşmuştur. Günümüzde her ne kadar güvenliği artırıcı çok büyük önlemler alınmış olsa da insanların bu konuda tedirginlikleri sürmektedir. Fakat sağladığı kolaylık ve her geçen gün güvenliğin artması nedeniyleşişlerini elektronik ortamda gerçekleştiren kişilerin sayısı da hızlı bir şekilde artmaya devam etmektedir. Öyle ki, kurumsal ortamların yanı sıra, bireylerinde evlerinden rahatlıkla ve ucuz bir şekildeşinternete erişebildiği yılların başlangıcı olan 1995’den günümüze kadar alışveriş, eğitim, ticaret, bankacılık, iş, hukuk ve daha birçok konuda internet kullanımı akıl almaz bir hızla ilerlemiş veşilerlemeye devam etmektedir. Örneğin, bugün artık internet bankacılığı sayesinde; fatura ödeme, eft veya havale yapma, döviz alım-satımı gibi birçok işlem, bilgisayar başında sadece saniyeler içerisinde gerçekleştirilebilmektedir. Bu konuda bankalar ve ticari şirketler çok büyük sorumluluklar taşımakta, kullanıcılarının mağdur olmaması için güvenlik sistemlerini en üst düzeye ulaştırmaya çalışmaktadırlar.
İnterneti topluma tanıtmak, kullanılırlığını artırmak veşinterneti Türkiye’nin gündemine taşımak amacıyla her yıl internetin yaş günü olan 12 Nisan tarihinin olduğu 2 hafta İnternet haftası olarak kutlanmaktadır. İnternetin yaş gününü kutlama geleneği sadece Türkiye’de değil tüm dünyada gerçekleştirilmektedir. Uluslararası kamuoyu da “İnternet Fiesta-İnternet Şenliği” adı altında kutlamalarını sürdürmektedir. “İnternet Şenliği” ni ilk başlatan ülke 1998’de Fransa olmuştur. Avrupa Birliği’nin katkılarıyla hızla yayılan şenlikler, 2000 yılında 5 kıtadan 50’nin üzerinde ülke tarafından kutlanmıştır (http://arsiv.hurriyetim.com.tr, 2006a). Türkiye’deşise, TÜBİSAD temsilcisi Ümit Atalay bir “İnternet Günü” önermiştir. ABD’deki Net Day örnek alınarak, bunu daha uzun bir süreye yaymak, okulları ve halk kütüphanelerini hafta kapsamında internete bağlamak amaçlarıyla bir haftaya yaymak fikri ortaya çıkmıştır. Ama uygulayan ekip, bunu 2 haftaya yaydı ve etkinlikleri tüm ülkeye yaymaya çalışmıştır (Akgül, 2001b). Bu nedenle 9 yıldır İnternet Haftası, 2 hafta olarak kutlanmaktadır. Kutlamalar, İnternet Üst Kurulu öncülüğünde gerçekleştirilmektedir; Kurul, özel sektör, kamu ve üniversitelerin yanında, geniş çapta mesleki ve sivil toplum örgütünün katılımıyla oluşmuş durumda: Bilişim örgütleri TBD, TBV, TÜBİSAD, Servis sağlayıcıları, içerik sağlayıcıları, Elektronik Sanayicileri (TESİD), TOBB, TMMOB, KOSGEB, TTB, Türk Kütüphaneciler Derneği (Akgül, 2001c). Bu etkinliklerin sadece büyük şehirlerde değil, tüm Türkiye’de gerçekleşmesi için öncelikle basının bu konuda duyarlı olması; yazılar, haberler, açık oturumlar yapması gerekmektedir. Basının yanı sıra alışveriş merkezleri, sinemalar, tiyatrolar, kütüphaneler, üniversiteler, internet kafeler gibi halkın yoğun olarak bulunduğu ortamlarda interneti tanıtıcı organizasyonlar yapılması halkın bu konuda bilgilendirilmesine hız katacaktır.